Teknoloji Kampüsü

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Bilim
  4. »
  5. Şaşırtıcı Tarih: Yemeklerde Tuz Kullanımı Fikri Nasıl Ortaya Çıktı!

Şaşırtıcı Tarih: Yemeklerde Tuz Kullanımı Fikri Nasıl Ortaya Çıktı!

Teknoloji Kampüsü Teknoloji Kampüsü - - 5 dk okuma süresi
54 0
yemeklerde

Tuz, yemeklerde lezzetlendirme amacıyla kullanarak günlük hayatımızda vazgeçilmez bir hale getirdiğimiz temel gıda maddelerinden biridir. Yemeklerde kullanımının dışında hayvancılık, dericilik, kimya endüstrisi ve su yumuşatma sistemlerinde de kullanılan bu mineral, yaklaşık 8000 yıl öncesine kadar uzanan köklü bir geçmişe sahip.

Bugün kolaylıkla elde edebildiğimiz tuz, aslında keşfi ve yayılma sürecinde oldukça etkileyici ve karmaşık bir tarihçeye sahip.

Tuz Nasıl Keşfedildi?

Tuz, insan hayatı için gerekli olan temel maddelerden biridir. Tuzdaki sodyum iyonları, kan hücrelerindeki sıvının dengesini sağlar, ince bağırsakta besin emilimine yardımcı olur ve vücutta pek çok temel işlevin yerine getirilmesine katkıda bulunur.

İnsanlar, vücudun üretemediği tuz için sürekli bir arayış içindeydi. İlk insanlar, etten elde edilen tuz ile ihtiyaçlarını karşılamış ve daha sonra tarımın başlamasıyla hayvanların tuz birikintilerine gittiğini gözlemleyerek bu kaynaklara ulaşmıştır.

Tuzun keşfi, yaklaşık 8000 yıl öncesine, Çin’e dayanır. O dönemde Çin’in Shanxi eyaletindeki bir gölden tuz elde edildiği düşünülür ve tuzun devamlı temini için savaşlar yapıldığı bilinir. Tuz, suyun buharlaşmasıyla ve tuz tabakalarının özellikle kurak dönemlerde ortaya çıktığı göllerden toplanırdı.

Eski çağların insanları için tuz, her kültürün kendine özgü tuz kaynaklarına sahip olduğu için vazgeçilmez bir konumda değildi. Ancak tuzun ticari bir ürün haline gelmesiyle, belirli bölgelerle sınırlı kalmıştır.

Mısırlılar, Tuzu Mumyalama İçin Kullanıyordu!

Mısırlılar, tuzun koruyucu özelliğini keşfederek Nil bataklığından toplamaya başlamıştır. Tuzdaki sodyumun, yiyeceklerde bakteriye yol açan nemi çekip kuruttuğunu fark eden Mısırlılar, et ve balığı tuzlayarak uzun süre saklamış ve tuz, koruyucu bir madde olarak kullanılmaya başlamıştır.

Mısırlılar aynı zamanda mumyaları tuzlayarak muhafaza etmeye başlamış ve tuzlanmış mumyalar, Nil Nehri’ne bırakıldığında “tuzlu et” adı altında vergilendirilmiştir. Ayrıca tuz, Mısırlılar tarafından dini adaklarda da kullanılırken, et ve balığı tuzlama uygulamasının ilk örnekleri MÖ 2000’e kadar uzanan Çin belgelerinde görülür.

Tuz

MÖ 2700’de Çin’de yapılan bir incelemede 40 farklı tuz türünden bahsedilir ve bu kaynakta, Mısır sanatında tuzun kullanılışına değinilmektedir.

İngilizce “salary” (maaş) kelimesinin kökeni de tuzla ilgilidir ve “salad” (salata) kelimesi de İngilizce’deki “salt” (tuz) kelimesinden türetilmiştir. Bu kelimenin kökeni, Romalıların yapraklı yeşillikleri ve sebzeleri tuzlamasından gelir. Tuz ticaretinin başlamasıyla birlikte pek çok küçük şehir kalkınmış ve bazı ülkeler geçmişte tuzu ödeme aracı olarak kullanmıştır.

Orta Çağ ve sonrasında tuz için büyük meblağlar ödenirken, bu değeri yaratan faktörler nakliye zorlukları ve ticarete dahil olmasıydı. Romalılar, Venedikliler, Fransızlar, Çinliler ve daha pek çok yönetim, savaşlar için gelir elde etmek amacıyla tuz vergisi uygulamıştır.

Tuz, o dönemde o kadar değerliydi ki, Afrika’ya kervanlarla tuz gönderilir ve karşılığında altın, elmas ve mücevher alınırdı. Bu sebeple yemeklerde kullanımı çok yaygın değildi.

Tıbbın henüz yeterince gelişmediği dönemlerde tuz, Mısırlılar, Romalılar, Yunanlılar, Araplar, Orta Çağ ve Rönesans dönemi boyunca pek çok hastalığa çare olarak kullanılırdı. MS 17. yüzyılda Kapadokya’dan Roma’ya kadar gönderilen tuzun, cilde iyi geldiği ve aydınlık kazandırdığı bilinirken, Hipokrat, Galen ve İbni Sina da bu maddenin kullanımının şifa kaynağı olabileceğini belirtmiştir.

What’s your Reaction?
17
10
1
1

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir